Teknolojinin tüm nimetlerinden faydalanan, iş yerinden 160 kilometre uzakta oturmanın çok normal karşılandığı şehirdeyiz… Tabi trenlerin 320 kilometre hızla gittiğini unutmamak gerekiyor.

Bir liman kenti olma özelliği taşıyan Tokyo, aynı zamanda Japonya’nın başkentidir. Tokyo körfezinin kıyısında bulunan şehre bağlı 26 şehir, 23 semt vardır. Sadece merkezdeki nüfus 12 milyonun üzerindedir. Tokyo kelimesi, “Doğu’nun Başkenti” anlamına gelmektedir. To(Doğu), Kyo(Başkent) kelimelerinin birleşmesiyle oluşmuştur.

16. yüzyıla kadar bir kale şehri olarak varlığını sürdüren Tokyo’nun eski adı Edo’dur. 1603 yılında dönemin lordlarından Tokugawa leyasu’nun feodal devletini burada kurmasıyla siyasi açıdan büyük önem kazanır. Feodal rejim yıkılınca 1868 yılında imparatorun ve başkentin Kyoto’dan Tokyo’ya taşınmasıyla şehir şuanda kullanılan ismini alır. Şehir, yapılan araştırmalar doğrultusunda, Dünyanın en yaşanabilir şehirleri arasında gösterilir. 2005 yılında açıklanan değerlere göre, şehrin gayrimilli hasılası Türkiye’nin tam 3 katıdır.

Şehir 1923 yılında gerçekleşen depremde ve 1945 yılında yapılan bombardımanda iki kez yerle bir olmuş. Her defasında da küllerinden doğarak yeniden hayat bulmuş. 1945 yılında Amerika’nın uçan kaleleri şehri öylesine bombalamış ki, neredeyse Hiroşima’daki kadar insan ölmüş. Atılan yangın bombaları hem şehri, hem de insanları yakmış. Aynı zamanda böyle bir trajik tarihe de ev sahipliği yapıyor kent.

Şehir, Dünyanın en güvenli şehirlerinden birisi olarak gösterilmektedir. Suç oranı düşüktür. Japonlar kenti Dünyanın merkezi olarak kabul ettirmek için ellerinden geleni yapmaktadır. Hatta birçok yerde, Batı ucu Londra’dan başlayan ve Tokyo’yu merkez alan Dünya haritaları kullanılmaktadır. Kent deprem kuşağında olması nedeniyle Mimari ve inşaat konusunda çok önemli ilerlemeler katetmiştir.

HAYAT KURTARAN BİLGİLER

Japoncanız yoksa zorlanacaksınız. Zira Japonlar tabelalarda bile İngilizce kullanmıyor. Adres bulmak işkence olabilir.

Ambulans: 119 Polis İmdat: 110 İtfaiye: 119

Fişler ABD’deki gibi iki ucu yassı. Aparata ihtiyacınız olacak.

Park sorunu mevcut. Ayrıca araç kullanmak pahalıya geliyor. Toplu taşıma gayet yaygın ve hızlı.

TOKYO’DA GEZİLECEK YERLER

Tokyo İmparatorluk Sarayı: İçini gezemeseniz de bahçesini gezebilir ve yapıyı dışarıdan inceleyebilirsiniz.

Asakusa Kannon Tapınağı: Şitamaçi’deki Budist tapınağı.

Meiji (Şinto) Mabedi: İmparatora adanmış mabed.
Staatsoper: Dünyanın opera merkezi olarak kabul görüyor.

Japon Kılıç Müzesi: Kılıçlara ilgi duyuyorsanız, tarihten pek çok görkemli kılıç mevcut.

Tokyo Kulesi: İmitasyon Eyfel Kulesi fakat orjinalinden daha uzun inşa edilmiş.

SAMURAYLAR

Samuray, “hizmet eden” anlamına gelen “Saburau” kelimesinden türemiştir. Savaşlar Japon kültüründe önemli bir yer teşkil eder. Toprakların çok az kısmının tarıma elverişli oluşu, toprak kavgasını tetikleyince, Samurayların da gelişimi buna bağlı olarak hızlı gerçekleşmiştir.

Tarihi M.Ö. 660’lı yıllara dayanan Samuraylar Ölümsüz Savaşçı adı verilen Jimmu Tenno ile ortaya çıkmıştır. Bir kabilenin başına geçen Tenno, kendi savaşçılarını değişik dövüş sanatlarıyla eğitti. Bir süre sonra Samuraylar halk içinde bir sınıf haline geldi.

Özellikle kılıç kullanımında üstün olan Samuraylar, at üstünde, yaya, silahlı, silahsız dövüş konusunda eğitilmişlerdi. Ok da kullanırlardı. Samurayların iki kılıcı olurdu. Uzun kılıç daito-katana, kısa kılıç shoto-wakizashi’ydi. Ayrıca tanto adı verilen bıçaklara sahiptiler. Samuraylar çoğunlukla kılıçlarına isim (mei) verirler ve onların ruhuna inanırlardı. Çift kılıç taşıma ve kullanmaya daisho denirdi.

Samurayların en önemli özelliği, düşmanı en kısa yoldan, en etkili biçimde etkisiz hale getirmeleriydi. Bunun için değişik dövüş sanatlarını harmanladılar. Savunma için ise, can yakmayan aikido sanatını kullanırlardı.

1605 yılında Miyamoto Musaşi, ilk Samuray okulunu açtı ve burada Samuray eğitimine başladı. Lord Tokugawa Ieyasu’da Samuraylık üzerine kitaplar yazdı ve dersler verdi.

Samuray geleneği, 1876 yılında İmparator Meiji tarafından ortadan kaldırıldı. Kılıç taşıma kanunlarını değiştiren Meiji, Samuraylığı tarihe karıştırdı. Efendisiz kalan Samurayların birçoğu isyanlarda öldürüldü. Bir kısmı da harakiri yaparak intahar ederek hayatlarına son verdiler.